Kira sözleşmesi, kiracı ile mülk sahibi arasındaki en önemli belgelerden biridir ve her iki tarafın haklarını belirler. Kiracı, sözleşme tarihinden itibaren her ay kira bedelini düzenli olarak ve eksiksiz bir şekilde ödemekle yükümlüdür. Ancak, kiracının tahliye davasına konu olabilmesi için bazı şartların gerçekleşmesi gerekmektedir. Kiracıların, genellikle kirasını banka aracılığıyla yatırmaları tercih edilir. Fakat, banka işlemleri sırasında kesilen ücretler nedeniyle kira bedelinin eksik yatırılması durumları, sürekli hale gelirse tahliye sebebi sayılabilir.
Kiracının Tahliyesine Sebep Olan Durumlar
Kiracının tahliyesine neden olabilecek durumlar arasında aşağıdakiler bulunmaktadır:
Kiranın Düzenli Olarak Ödenmemesi: Kiracı, kira bedelini zamanında ve eksiksiz ödemediği takdirde, mülk sahibi tahliye davası açma hakkına sahiptir. Bu, kiracının tahliyesi için geçerli bir sebeptir.
Kirayı Hiç Ödememesi: Kiracı, kira bedelini hiç ödemiyorsa, bu durum da doğrudan tahliye nedeni sayılır. Mülk sahibi, kiracının ödemediği kiralar için icra takibi başlatabilir.
Yazılı Tahliye Taahhütnamesinin Bulunması: Kiracı, yazılı bir tahliye taahhütnamesi imzalamışsa, belirtilen tarihte konutu boşaltmak zorundadır. Bu, kiracı için yasal bir yükümlülük oluşturur.
Mülk Sahibinin İhtiyaç Duyması: Mülk sahibi, evi kendisi veya ailesi için ihtiyaç duyuyorsa, kiracının tahliyesini talep edebilir. Bu durumda, mülk sahibinin bu ihtiyacını belgelendirmesi gerekmektedir.
İmar ve İnşaat Zorunluluğu: Mülk sahibinin arsasında imar veya inşaat zorunluluğu varsa, kiracıdan konutu boşaltması talep edilebilir. Bu da yasal bir tahliye sebebidir.
Kiracının Başka Bir Konutunun Olması: Kiracının, ikamet ettiği şehirde başka bir konutu varsa, bu durum da tahliye için geçerli bir sebeptir.
Fuzuli İşgal: Kiracı, sözleşme koşullarına uymuyorsa ve mülk üzerinde haksız yere kalıyorsa, fuzuli işgal durumu ortaya çıkar. Bu da tahliye nedeni olarak değerlendirilebilir.
Akde Aykırı Davranışlar: Kiracı, kira sözleşmesinin şartlarına uymuyorsa, mülk sahibi kiracının tahliyesini talep edebilir. Bu tür davranışlar, kiracının sözleşmeye aykırı hareket ettiğini gösterir.
Tahliye Süreci
Kiracının tahliye süreci, yasal bir çerçevede yürütülmelidir. Mülk sahibi, kiracının sözleşme şartlarını ihlal etmesi durumunda belirli bir süre içinde tahliye davası açabilir. Tahliye süreci şu aşamalardan oluşur:
İhtarnamenin Gönderilmesi: Mülk sahibi, kiracıya yasal bir ihtarname göndererek kiracının sözleşme şartlarını ihlal ettiğini belirtir ve belirli bir süre içinde durumu düzeltmesini talep eder
Tahliye Davasının Açılması: Kiracı belirtilen süre içinde durumu düzeltmezse, mülk sahibi tahliye davası açabilir. Bu dava, mahkemede görülür ve kiracının durumu değerlendirilir.
Mahkeme Kararı: Mahkeme, kiracının tahliyesine karar verirse, bu karar icra aşamasına geçer. Kiracı, mahkeme kararına rağmen konutu boşaltmazsa, icra memurları devreye girebilir.
Mecbur Nedir?
Kira sözleşmesinin konusu olan kiralanan mülke "mecbur" denir. Mecbur, sözleşme süresi boyunca kiracının kullanımına sunulan gayrimenkuldür. Kiracının mecura karşı yasal olarak belirli hakları ve yükümlülükleri bulunmaktadır. Kiracı, mecura karşı sözleşme şartlarına uymakla yükümlüdür ve bu yükümlülüklerin ihlali, tahliye süreçlerine yol açabilir.
Kiracıyı Çıkarma Süresi
Ev sahipleri için kiracıların kira bedelini düzenli ödememesi, ciddi bir sorun teşkil edebilir. Eğer bir kiracı, belirli bir süre boyunca kira ödemelerini düzenli olarak yaparken bir anda aksatmaya ya da hiç ödememeye başlarsa, bu durum mülk sahipleri için büyük bir stres kaynağı olabilir. Kiracıyı tahliye etmenin en etkili yollarından biri, "ilamsız ödeme emri" göndermektir. Bu yöntem, kiracıların yükümlülüklerini hatırlatarak, mülk sahibinin haklarını korumasını sağlar.
İlamsız Ödeme Emri Nedir?
İlamsız ödeme emri, kiracının ödemediği kiralar için icra yoluyla borcun talep edilmesi anlamına gelir. Kiracıya icra dairesinden gönderilen bu ödeme emri, kiracının kira bedelini ödemesi için bir uyarıdır. Kiracı, kendisine tebliğ edilen bu ödeme emrinde belirtilen süre içinde borcunu ödemezse ve icra takibine itiraz etmezse, mülk sahibi kiracının tahliyesini talep edebilir. Bu süreç, mülk sahibinin haklarını yasal yollarla korumasına olanak tanır.
Ödeme Emrinde Belirtilen Yasal Süre
Kiracıya gönderilen ödeme emri, tebliğ edildikten sonra 30 gün içinde kiracının bu borcu ödemesi gerekmektedir. Eğer kiracı, belirtilen süre zarfında borcunu ödemez veya itirazda bulunmazsa, mülk sahibi, kiracı aleyhine İcra Hukuk Mahkemesi'nde dava açabilir. Bu aşamada, kiracının tahliyesi sırasında birikmiş borçlarına karşılık olarak mal varlığına haciz işlemleri de yapılabilir. Yani, mülk sahibi yalnızca kiracının tahliyesini değil, aynı zamanda alacaklarını da yasal yoldan talep edebilir.
Kiracı İtiraz Ederse Ne Olur?
Kiracı, mülk sahibinin kendisine gönderdiği ödeme emrini aldıktan sonra 30 gün içinde itiraz etme hakkına sahiptir. Eğer kiracı bu süre içinde itirazda bulunursa, itirazın içeriğine göre tahliye işlemleri, İcra Hukuk Mahkemesi veya Sulh Hukuk Mahkemesi'nde açılacak dava ile devam eder. Bu durum, kiracının tahliyesini geciktirebilir ve sürecin daha karmaşık hale gelmesine neden olabilir.
Kiracı Ödeme Emrinde Belirtilen Süre İçerisinde Borcunu Öderse
Birçok mülk sahibi, kiracıya ödeme emri gönderdikten sonra kiracının belirtilen süre içinde borcunu ödediği durumlarla karşılaşabilir. Eğer kiracı, ödeme emrinde belirtilen süre içerisinde borcunu öderse, bu durumda mülk sahibi kiracıyı tahliye edemez. Ancak, kiracının zamanında ödeme yapmaması halinde, mülk sahibi iki haklı neden göstererek tahliye davası açabilir. Önemli olan, kiracıya iki kez ihtarname gönderilmiş olmasıdır. Bu durum, mülk sahibinin kiracının konuttan tahliyesini talep etme hakkını doğurur.
Yargıtay Kararları ve Mevzuat
Yargıtay kararları ve mevcut mevzuat, kiracının kira borcunu ödememesi veya gecikmesi durumunda, mülk sahibinin tahliye talebi için haklı bir sebep olduğunu belirtmektedir. Kiracının kira borcunun tam olarak ödenmesi durumunda bile, zamanında yapılmaması halinde iki haklı ihtar nedeniyle tahliye davası gündeme gelebilir. Dolayısıyla, kiracının ödemediği aylara ilişkin olarak iki kez ihtarname gönderilmesi, mülk sahibinin tahliye davası açma hakkını kazanmış olması için gereklidir.
Kiracı tahliye süreci, ev sahipleri için dikkatle takip edilmesi gereken bir prosedürdür. Kiracının kira bedelini ödememesi, sözleşme şartlarına aykırı davranması veya mülk sahibinin ihtiyaçları gibi çeşitli sebepler tahliye için geçerli nedenler olabilir. Ancak bu süreç, hukuki çerçevede ve belirli yasal süreler içinde yürütülmelidir. Mülk sahipleri, kiracının ödeme yükümlülüklerini yerine getirmediği durumlarda ihtarname ve ilamsız ödeme emri gibi yöntemlerle haklarını koruyabilirler. Aynı şekilde kiracılar da yasal haklarını bilerek hareket etmelidir. Her iki taraf da olası anlaşmazlıkların önüne geçmek için iletişimde kalarak, süreci daha sağlıklı bir şekilde yönetebilir.
Bu nedenle, kiracı ve mülk sahibi arasındaki ilişkide şeffaflık ve karşılıklı anlayış büyük önem taşımaktadır. Yasal süreçler dikkatlice takip edilmeli ve her iki taraf da haklarını koruma noktasında bilinçli olmalıdır.